21 Ocak 2011 Cuma

-o-

seni düşünüyorum. tanışmadık hiç. neye benzediğini ve ben yazarken senin ne yaptığını bilmiyorum..belki uyuyosundur şuan, belki çok uzaktasındır bana ve belki zor koşullar altındasındır, acı çekiyorsundur.. belki sende kırıldın ve beni dileniyorsundur.. belki çok gülersin, belki de güçlü görünmeye çalışıyorsundur..


bi yerlere kaçalım diyorum. sadece sen ve ben.. neresi olduğu önemli değil. bir dizi delilik yaparız beraber, risk alıp? belki plan manyağısın. bunu hesaba katmadım..


ilk kez merak ettim seni, herşeyini.. şimdiden ne denli harika olduğunu düşünüyorum, elimde kahve sigara. belki sigarayı bırakmama neden olursun.

ilk görüşte tanırım belki seni, belki bir tur daha attıktan sonra..

koca çınarın köklerindeyiz henüz. bir gün yüzeye ulaşıp aynı ağacın dallarına su taşıyacağız, omuz omuza.

9 Ocak 2011 Pazar

.

Ben seninle telefonda konuşabiliyordum, sesinden hiç çekinmeden.. Hem imkanın olsa belki saçlarımı da kuruturdun üşenmeden, şefkatinin sıcağıyla..

8 Ocak 2011 Cumartesi

sevdi genç adam güzeli, yaşıtları kadar..

mum yanmaya başladı böylece.

adam evine geldiğinde güzelle karşılaştı. sonsuza kadar bakabilecekti böylece o güzelim gözlere.
mum kokusu evin dört bir yanını kaplamıştı. genç adamın burnu dans etmeye başladı; ateşli bir tango.
beleşe sosisli yemiş gibiydi ağzı. nerdeyse elmacık kemiklerine uzanıyordu kahkahası.

...

ve birgün evin güzel kokmadığını farketti. mum söndü ve adam dumanını gördü.bu olmasaydı anlamayacaktı
mumun tükendiğini.. halbuki mum ona bağırıyordu her gece! görmüyormuydu budala adam bir tempo tutturup yanmıyordu ki mum! yanar döner duruyordu, sırf anlasın diye. "alevimi sağa sola çekiştiriyorum yanarken" dedi "her gece uyarıyordum SÖNÜYORUM."

..genç adam anladı !

yalnız yaşlandı ve yalnız söndü.

1 Ocak 2011 Cumartesi

çünkü bu bizim filmimiz

hiç korkmadım onunla yanan tankın yanına gitmekten. çünkü bu film.
çığlıklar attım.. o da bana attı. şifa dilenen hayvanlara dualar sunduk.
kalbini elime aldım. avucumun içinde hissettim, dibinde!
bağırsakların bozulmuş, karnına dayanıp dinledim seni oluşturanı.  
 hiç korkmadım iç organlarından, kandan, ölümünden bile. 
çünkü bu film. çünkü bu bizim!